İyi huylu prostat büyümesi (BPH) nedeniyle yaşam kaliteniz düşüyorsa, modern cerrahi yöntemlerle uygulanan prostat ameliyatı sayesinde şikayetlerinizden kalıcı olarak kurtulabilirsiniz. Lazer, kapalı (TURP) ya da açık tekniklerle gerçekleştirilen bu işlem, idrar akışını düzenler, mesaneyi rahatlatır ve yeniden konforlu bir yaşam sağlar.
HoLEP (Holmium Lazerle Prostat Enükleasyonu), iyi huylu prostat büyümesinin (BPH) tedavisinde kullanılan modern bir lazer cerrahisidir. Bu kapalı yöntemle prostat dokusu tamamen çıkarılır ve hastanın idrar yapma şikayetleri kalıcı olarak giderilir. Büyük prostatlarda açık ameliyat kadar etkili olup, daha az risk ve daha hızlı iyileşme süresi sunar.
Bu geleneksel cerrahi yöntemde, alt karin bölgesine yapilan yaklasik 10 cm'lik bir kesi ile dogrudan prostat bezine ulasilir. Özellikle 80 gramdan büyük prostatlarda tercih edilir. Ameliyat sirasinda prostatin büyümüs iç kismi çikanlir, dis kapsülü ise yerinde birakilir.
Tibbi adiyla Transüretral Rezeksiyon Prostatektomi (TUR-P), günümüzde en sik uygulanan prostat ameliyatidir. Penis ucundan grilerek idrar yoluna ulasilir ve özel bir cihazla büyümüs prostat dokusu kazinarak cikarilir.
Yeni nesil teknoloji ile yapilan bu yöntem, Holmiyum veya Thulium lazer kullanilarak prostat dokusunun buharlastiilmasi ya da kesilerek cikarilmasi esasina dayanir. Özellikle kanama riski olan hastalar için güvenli bir alternatiftir.
HoLEP (Holmium Laser Enucleation of the Prostate), iyi huylu prostat büyümesi (BPH) tedavisinde kullanılan, ileri lazer teknolojisine dayalı modern ve kapalı bir cerrahi yöntemdir. Bu işlemde, büyümüş prostat dokusu holmiyum lazer yardımıyla tamamen çıkarılır ve dışarıya alınır. HoLEP, klasik kapalı ameliyatlara kıyasla daha etkili bir şekilde prostat dokusunu temizleyebilmesiyle öne çıkar.
Özellikle büyük hacimli prostatlarda, açık cerrahi kadar başarılı sonuçlar sağlayan bu yöntem, minimal invaziv olması sayesinde hastalar için daha kısa iyileşme süresi ve daha az komplikasyon riski sunar. Günümüzde HoLEP, prostatın cerrahi tedavisinde “altın standart” olarak kabul edilmekte ve birçok uluslararası kılavuzda ilk tercih edilen yöntemler arasında gösterilmektedir.
HoLEP (Holmium Lazerle Prostat Enükleasyonu) işlemi, hastaya genellikle genel anestezi veya spinal anestezi (belden aşağısı uyuşturularak) verilerek gerçekleştirilir. Cerrahi müdahale sırasında karın bölgesinde herhangi bir kesiye ihtiyaç duyulmaz. Bunun yerine, idrar yolundan içeriye kameralı ve lazer donanımlı özel bir cihazla girilir.
Bu işlemde amaç, büyüyen prostat dokusunun kapsül adı verilen sınırdan dikkatlice ayrıştırılmasıdır. Holmium lazer yardımıyla, prostatın sıkışmaya neden olan iç dokusu tek parça hâlinde mesane boşluğuna doğru yönlendirilir. Ardından, morselatör adı verilen özel bir cihazla bu doku küçük parçalara ayrılır ve emilerek vücuttan tamamen çıkarılır.
Ameliyatın sonunda, mesanenin temizliği sağlanır ve hastanın idrar kanalına geçici bir sonda yerleştirilir. Bu sonda genellikle birkaç gün içinde çıkarılır. Operasyon sırasında alınan prostat dokusu, olası kanser hücrelerinin varlığını değerlendirmek amacıyla patolojik incelemeye gönderilir.
HoLEP yöntemi, özellikle büyük prostatlara sahip hastalarda oldukça etkili bir çözüm sunar. Açık ameliyata benzer sonuçlar verirken, kapalı ve daha az travmatik bir teknik olması sayesinde iyileşme sürecini de hızlandırır.
HoLEP (Holmium Lazerle Prostat Enükleasyonu), günümüzde iyi huylu prostat büyümesinin tedavisinde en çok tercih edilen yöntemlerden biridir. Bu tekniğin en dikkat çekici avantajı, prostat bezinin büyüklüğü ne olursa olsun etkili bir şekilde uygulanabilmesidir. Büyük hacimli prostatlarda bile karın bölgesine kesi atmadan, tamamen kapalı şekilde gerçekleştirilir. Geleneksel açık cerrahiye güçlü bir alternatif sunan bu yöntem, prostatın tamamını çıkararak yeniden ameliyat ihtiyacını büyük ölçüde ortadan kaldırır.
HoLEP, cinsel fonksiyonları koruyarak hastanın yaşam kalitesini olumsuz etkilemeden tedavi sağlar. Aynı zamanda, ameliyat sırasında kanama riski son derece düşüktür; çoğu zaman kan nakline ihtiyaç duyulmaz. Kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalarda bile dikkatli bir planlama ile güvenle uygulanabilir. Operasyon sonrasında hastanede kalış süresi oldukça kısadır ve çoğu hasta 1 ila 2 gün içinde taburcu edilir. Ayrıca sondası çıkarılan hastalarda idrar yaparken sık görülen yanma ve rahatsızlık hissi bu teknikte genellikle yaşanmaz.
HoLEP yöntemi, iyi huylu prostat büyümesi (BPH) tanısı almış ve cerrahi tedaviye ihtiyaç duyan tüm erkekler için uygun bir seçenektir. Bu teknoloji, özellikle diğer yöntemlerin uygulanmasının riskli olduğu ya da yetersiz kaldığı durumlarda öne çıkar. Geleneksel yaklaşımda, prostat hacmi 80 gramın üzerinde olan hastalara genellikle açık prostat ameliyatı önerilirken, HoLEP yönteminde prostatın büyüklüğü önemli bir sınırlayıcı faktör değildir. Bu teknik, büyük prostat hacmine sahip hastalarda dahi başarılı bir şekilde ve konforlu biçimde uygulanabilmektedir.
Ayrıca, prostat büyümesine eşlik eden mesane taşı bulunan hastalarda da aynı seansta hem prostat büyümesi hem de taşlar, kapalı yöntemle lazer kullanılarak tedavi edilebilir. İdrar kanalında darlık problemi olan kişilerde ise, HoLEP sırasında bu darlık da lazer yardımıyla açılarak çift yönlü fayda sağlanabilir.
Kalp-damar rahatsızlıkları olan, stent taşıyan, bypass ameliyatı geçirmiş ya da düzenli olarak kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalar için de HoLEP, diğer tekniklere kıyasla daha güvenli bir alternatif sunar. Minimal invaziv yapısı sayesinde bu hasta grubu için düşük riskli ve etkili bir çözüm oluşturur.
HoLEP ameliyatı sonrasında hastaların büyük bir kısmı genellikle ertesi gün taburcu edilebilecek duruma gelir. Ameliyatın ertesi günü idrar sondası çıkarılır ve hasta, herhangi bir komplikasyon gelişmemişse aynı gün içinde hastaneden ayrılabilir. Ancak ileri yaştaki veya kronik rahatsızlıkları bulunan bazı hastaların durumu daha yakından izlenir ve bu hastalar genellikle 1 gün daha gözlem altında tutulur. Bu sayede iyileşme süreci daha güvenli bir şekilde tamamlanmış olur.
HoLEP ameliyatı, prostat etrafındaki hassas sinirlere minimum etki ettiği için cinsel fonksiyonlar üzerinde en az risk oluşturan yöntemlerden biridir. Bilindiği gibi erkeklerde ereksiyonu sağlayan sinirler prostat çevresinden geçer. Bu sinirlerin zarar görmesi, sertleşme sorunlarına yol açabilir. Ancak HoLEP’te kullanılan lazer teknolojisi, yalnızca prostat kapsülünün yaklaşık 0,4 mm derinliğine etki eder. Bu sayede sinirlere zarar verme riski oldukça düşüktür. Oysa klasik TUR-P yönteminde kullanılan elektrik enerjisi yaklaşık 4 mm derinliğe yayılır ve bu durum sinir hasarı riskini artırabilir.
Her ne kadar HoLEP ereksiyon yetisini büyük oranda korusa da, tüm prostat ameliyatlarında ortak bir durum olan “geri boşalma” (retrograd ejakülasyon) HoLEP sonrası da görülebilir. Bu durumda boşalma sırasında meni dışarıya değil, mesaneye doğru gider ve daha sonra idrarla birlikte vücuttan atılır. Bu durum sağlığa zararlı değildir ancak bazı erkekler için alışılması gereken bir değişiklik olabilir.
Sonuç olarak, HoLEP ameliyatı cinsel hayatı olumsuz yönde en az etkileyen cerrahi seçeneklerden biridir ve sertleşme sorununa neden olma olasılığı oldukça düşüktür.
HoLEP (Holmium Lazer Prostat Enükleasyonu) ameliyatı öncesinde, hastanın durumu detaylı şekilde değerlendirilir. Bu cerrahiye uygunluğun belirlenmesi için bir dizi tetkik ve fiziksel muayene gerçekleştirilir. İlk aşamada üroloji uzmanı tarafından rektal yolla yapılan prostat muayenesi ile bezin büyüklüğü ve sertliği değerlendirilir.
Ardından aşağıdaki tetkikler yapılır:
İdrar tahlili: Olası enfeksiyonları veya idrar yoluyla ilgili problemleri belirlemek için gereklidir.
İdrar akım hızı testi (Üroflowmetri): İdrar yaparken mesanenin ne kadar güçlü çalıştığını ve prostatın idrar akışını ne ölçüde engellediğini gösterir.
Transrektal ultrason (TRUS): Prostatın hacmini ve yapısını görüntülemek için kullanılır.
PSA (Prostat Spesifik Antijen) testi: Prostat büyümesinin iyi huylu mu yoksa kanser riski taşıyan bir durum mu olduğunu ayırt etmek için kanda yapılan bir testtir.
Gerekli durumlarda kan sayımı ve böbrek fonksiyon testleri: Genel sağlık durumunu değerlendirmek için yapılır.
Tüm bu değerlendirmelerin sonucuna göre, hasta HoLEP için uygunsa operasyon planlaması yapılır. Ameliyat öncesi dönemde bazı ilaçların (örneğin kan sulandırıcılar) geçici olarak kesilmesi gerekebilir; bu süreç doktorun kontrolünde olmalıdır.
Prostat bezi, yoğun damarlanma yapısına sahip bir organdır ve bu nedenle geleneksel prostat ameliyatlarında kanama sık rastlanan bir durumdur. Özellikle açık cerrahi ve TURP gibi yöntemlerde, ameliyat sırasında belirgin kanamalar olabileceğinden hastaya önceden kan hazırlığı yapılması gerekebilir ve bazı durumlarda kan transfüzyonu uygulanabilir.
Ancak HoLEP yöntemi bu konuda önemli bir fark yaratmaktadır. Bu teknikte kullanılan Holmium lazer, hem prostat dokusunu ayırmakta hem de aynı anda damarları mühürleyerek kanamayı minimum seviyeye indirmektedir. Bu sayede operasyon sırasında genellikle ciddi bir kan kaybı yaşanmaz. Hatta birçok vakada kan transfüzyonuna veya ön hazırlık yapılmasına gerek duyulmaz.
Kısacası, HoLEP ameliyatı kanama riski açısından en güvenli prostat cerrahisi seçeneklerinden biri olarak öne çıkar. Özellikle kan sulandırıcı ilaç kullanan veya kanama riski yüksek hastalar için daha avantajlı bir alternatif sunar.
HoLEP ameliyatından sonra bazı hastalarda geçici olarak idrar kaçırma durumu yaşanabilir. Bu durumun temel nedeni, idrarı tutmayı sağlayan kasların ya da kapakçıkların işlem sırasında kısmen etkilenmesidir. Ancak HoLEP’te kullanılan holmium lazerin sadece yüzeysel – yaklaşık 0,4 mm derinliğe kadar – etki etmesi sayesinde, bu yapılara zarar verme riski oldukça düşüktür.
Eğer operasyon deneyimli bir cerrah tarafından dikkatli şekilde yapılırsa, kalıcı idrar kaçırma neredeyse hiç görülmez. Özellikle çok büyük prostatı olan bazı hastalarda ameliyat sonrasındaki ilk günlerde geçici kaçırma yaşanabilir; fakat bu durum genellikle birkaç hafta içinde kendiliğinden düzelir.
Sonuç olarak, HoLEP ameliyatı sonrası idrar kontrolü çoğu hastada kısa sürede yeniden sağlanır ve kalıcı sorunlar nadir olarak karşımıza çıkar.
HoLEP ameliyatından sonra taburcu edilen hastalar, genellikle sondanın çıkarılmasının ardından iyileşme sürecine geçerler. Bu dönemde idrar renginde zaman zaman değişiklikler görülebilir. Özellikle idrarın başlangıcında veya sonunda hafif kanama olması oldukça doğaldır ve genellikle kısa süre içinde kendiliğinden geçer.
İdrar yaparken hafif yanma ya da sızı hissi ise nadir görülmekle birlikte, bazı hastalarda ilk haftalarda karşılaşılan şikâyetlerdendir. Bu tür yakınmalar genellikle geçici olur ve birkaç gün içinde azalır.
Prostat dokusunun tamamen çıkarılmış olması nedeniyle, bazı hastalarda başlangıçta idrar sonrası damlama veya idrarı tam kontrol edememe gibi geçici sorunlar yaşanabilir. Bu durum en sık, uzun süre sonda kullanmış, hareket kısıtlılığı olan, nörolojik rahatsızlığı bulunan veya diyabet hastası olan bireylerde görülmektedir.
Şikâyetlerin uzaması durumunda, hastalara pelvik kasları güçlendirmeye yönelik egzersizler ve gerekli görülürse ilaç tedavisi önerilir.
Nadiren de olsa, bağışıklık sistemi zayıf olan ya da uzun süre sonda takılı kalan hastalarda enfeksiyon gelişebilir. Bu riski azaltmak için ameliyat öncesi idrar kültürü alınması ve uygun antibiyotik tedavisinin uygulanması büyük önem taşır.
Kısacası, HoLEP sonrası iyileşme süreci büyük oranda konforludur ve hastaların çoğu birkaç hafta içinde normal yaşamlarına dönebilir. Ancak bireysel sağlık durumu ve ek hastalıklar, bu süreci etkileyebilir. Bu yüzden doktor kontrolü ihmal edilmemelidir.
Prostat büyümesi tedavisinde uygulanan cerrahi yöntemler arasında HoLEP, kapalı (endoskopik) ve açık prostat ameliyatı öne çıkar. Her biri farklı hasta grupları için avantaj ve dezavantajlar taşır. Aşağıdaki tablo, bu üç yöntemi iyileşme süreci, riskler, uygulama şekli ve uygunluk açısından karşılaştırmanıza yardımcı olur.
Yöntem | Uygulama Şekli | İyileşme Süresi | Kanama Riski | Cinsel Fonksiyonlara Etki | Avantajları |
---|---|---|---|---|---|
HoLEP | Lazerle idrar yolundan kapalı şekilde | 1–2 hafta | Çok düşük | Sertleşmeyi etkilemez, meni geriye kaçar | Büyük prostatlara da uygulanabilir, minimal risk |
Kapalı Ameliyat (TURP) | Endoskopla idrar yolundan | 7–10 gün | Düşük–orta | Boşalma bozuklukları yaşanabilir | Az invaziv, hızlı toparlanma süreci |
Açık Ameliyat | Karın altından cerrahi kesi ile | 3–6 hafta | Orta–yüksek | Sinirler etkilenebilir, risk daha yüksektir | Çok büyük prostatlarda tam temizlik sağlar |
25 yıllık prostat tedavisi deneyimi ve 5,000+ başarılı prostat hastası ile İstanbul’un öncü prostat uzmanı merkeziyiz. Doç. Dr. Özkan Onuk (Üroloji Uzmanı, Türk Üroloji Derneği Üyesi, EAU Sertifikalı) liderliğindeki uzman ekibimiz, %92 prostat tedavi başarı oranı ile kanıtlanmış sonuçlar sunmaktadır.
Bilimsel Temelli Prostat Yaklaşımımız
Prostat tedavi protokollerimiz, European Urology Guidelines 2025 ve Journal of Urology 2024 standartlarına uygun olarak geliştirilmiştir. Prostat tedavilerimizde elde ettiğimiz başarı oranları:
Prostat Uzmanlığımız
Prostat Tedavi Güvenilirlik Kriterlerimiz
✅ Sağlık Bakanlığı onaylı prostat cerrahi merkezi
✅ ISO 9001:2015 kalite yönetim sistemi sertifikası
✅ JCI standartları uyumlu ameliyat süreçleri
✅ 30+ prostat konulu bilimsel yayın ve araştırma
✅ 7/24 prostat acil desteği ve ameliyat sonrası takip
✅ Türk Üroloji Derneği prostat eğitim merkezi statüsü
Prostat hastalıkları, günümüzde çeşitli etkili yöntemlerle tedavi edilebilen durumlardır. 25 yıllık prostat tedavisi deneyimimde öğrendiğim en önemli nokta şu: Erken tanı ve doğru prostat tedavi yaklaşımıyla hastaların %92’sinde başarı elde edebiliyoruz.
Prostat Sağlığı İçin Unutmayın:
Prostat Uzmanı Olarak Son Tavsiyem
25 yıllık prostat tedavisi deneyimimle hastalarıma hep şunu söylerim: “Prostat sağlığı, erkeklerin yaşam kalitesinin temel taşıdır. Bu konuda yaşadığınız herhangi bir sorunu çözebiliriz, önemli olan cesaretle kontrol yaptırmaktır.”
Tıbbi İnceleme: Bu içerik Doç. Dr. Özkan Onuk (25+ yıl üroloji deneyimi) ve Op. Dr. Buğra Çetin (12+ yıl üroloji pratiği) tarafından geliştirilmiş ve tıbbi olarak incelenmiştir.
Son güncelleme: 3 Haziran 2025 | Sonraki inceleme: Haziran 2026
Önemli Uyarı: Bu sayfa içeriği sadece bilgilendirme amaçlıdır ve kişisel tıbbi tavsiye yerine geçmez. Tanı ve tedavi için mutlaka uzman hekiminize başvurunuz. Acil durumlar için 112’yi arayınız.
Editöryal standartlar ve referanslar hakkında detaylı bilgi için Tıbbi İnceleme Politikamızı inceleyebilirsiniz.
Her hastamız için tanıdan iyileşmeye kadar net, şeffaf ve konforlu bir yol haritası sunuyoruz. Aşağıdaki üç adımda sürecin tüm detaylarını önceden bilir, sürpriz yaşamazsınız.
İlk randevuda şikâyetinizi dinleyip ayrıntılı fizik muayene, 4K görüntüleme ve gerekli laboratuvar testlerini gerçekleştiriyoruz. Böylece problemin gerçek nedenini netleştiriyoruz.
Tanı sonuçlarına göre size en uygun cerrahi veya cerrahi olmayan yöntemleri açıklıyor, süreç süresi ve maliyet dâhil tüm ayrıntıları içeren kişisel yol haritası hazırlıyoruz.
Planlanan işlem, ileri teknolojiyle ve cerrahi hassasiyetle gerçekleştirilir. Ardından kontrol randevuları, bakım talimatları ve 7/24 hekim desteğiyle hızlı ve konforlu bir iyileşme süreci sağlanır.
Sorularınız mı var, ön görüşme mi talep ediyorsunuz? Aşağıdaki formu doldurun; uzman ekibimiz en geç 24 saat içinde sizinle iletişime geçsin.
Merak ettiklerinizi yanıtlıyoruz. Aklınıza takılan her konuda bizimle hemen iletişime geçebilirsiniz.
HoLEP ameliyatı, iyi huylu prostat büyümesi (BPH) nedeniyle yaşam kalitesi olumsuz etkilenen, idrar yapmada zorlanan ya da ilaç tedavilerine yeterli yanıt alamayan erkek hastalara önerilir. Özellikle prostat hacmi büyük olan (80 gram ve üzeri) bireylerde açık cerrahiden daha az riskli ve daha konforlu bir seçenek sunar. Aynı zamanda kalp hastalığı gibi ek sağlık sorunları olan, kan sulandırıcı kullanan ya da yaşlı hastalarda da güvenle uygulanabilir.
HoLEP ameliyatı genel anestezi veya belden aşağısı uyuşturularak (spinal anestezi) yapılır. Bu nedenle işlem sırasında hasta herhangi bir ağrı ya da rahatsızlık hissetmez. Ameliyat sonrası dönemde ise hafif yanma, sızı veya kesik bölgelerde hassasiyet olabilir. Bu şikayetler genellikle hafif seyreder ve doktor tarafından önerilen ağrı kesicilerle kolayca kontrol altına alınabilir. İyileşme süreci konforludur.
HoLEP ameliyatında kullanılan holmium lazer teknolojisi, prostat kapsülüne yalnızca 0,4 mm derinliğinde etki eder. Bu da ereksiyon fonksiyonunu sağlayan sinirlerin zarar görme riskini önemli ölçüde azaltır. Dolayısıyla HoLEP, diğer cerrahi yöntemlere kıyasla sertleşme (ereksiyon) fonksiyonunu en az etkileyen ameliyatlardandır. Ancak ameliyat sonrası en sık görülen cinsel değişiklik, retrograd ejakülasyon yani meninin dışarı çıkmak yerine mesaneye geri kaçmasıdır. Bu durum sağlık açısından zararlı değildir ancak doğal boşalma kaybolabilir.
HoLEP ameliyatında kullanılan holmium lazer teknolojisi, prostat kapsülüne yalnızca 0,4 mm derinliğinde etki eder. Bu da ereksiyon fonksiyonunu sağlayan sinirlerin zarar görme riskini önemli ölçüde azaltır. Dolayısıyla HoLEP, diğer cerrahi yöntemlere kıyasla sertleşme (ereksiyon) fonksiyonunu en az etkileyen ameliyatlardandır. Ancak ameliyat sonrası en sık görülen cinsel değişiklik, retrograd ejakülasyon yani meninin dışarı çıkmak yerine mesaneye geri kaçmasıdır. Bu durum sağlık açısından zararlı değildir ancak doğal boşalma kaybolabilir.
HoLEP, prostat dokusunun tamamına yakınını çıkardığı için tekrar ameliyat olma ihtimali oldukça düşüktür. Bu yöntem, özellikle büyük prostatlarda dahi etkili ve kalıcı çözüm sağlayabildiği için tekrarlayan prostat büyümesi riskini en aza indirir. Diğer yöntemlerde (örneğin TURP) zamanla yeniden müdahale gerekebilecekken, HoLEP ile bu oran çok daha düşüktür.
Prostat dokusu yoğun kan damarları içerdiğinden geleneksel cerrahi yöntemlerde ciddi kanamalar görülebilir. Ancak HoLEP yönteminde kullanılan lazer sayesinde damarlar eş zamanlı olarak kapatılır, bu da kanama miktarını en aza indirir. Kan sulandırıcı ilaç kullanan hastalarda bile genellikle ekstra bir hazırlık yapılmadan güvenle uygulanabilir. Ameliyat sırasında kan transfüzyonu ihtiyacı neredeyse hiç oluşmaz.
HoLEP ameliyatı sonrası iyileşme döneminde bazı hastalarda idrar yaparken hafif yanma, batma veya sızı hissi yaşanabilir. Bu durum prostat bölgesinin iyileşme sürecine bağlı olarak ortaya çıkar ve genellikle ilk birkaç hafta içinde kendiliğinden geçer. Bol sıvı tüketmek ve doktorun önerdiği ilaçları kullanmak bu dönemin daha rahat atlatılmasını sağlar.
Ameliyat süresi, prostatın büyüklüğüne ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değişmekle birlikte ortalama 60 ila 90 dakika arasında sürer. Prostatı büyük olan hastalarda işlem süresi biraz daha uzayabilir. Ancak genel olarak kapalı yöntem olduğu için hem ameliyat hem de iyileşme süreci açık cerrahiye kıyasla daha kısadır.
HoLEP sonrası geçici olarak idrar tutma kontrolünde zorluk (stres inkontinansı) yaşanabilir. Bu durum özellikle büyük prostatı olan ve idrar kasları zayıf olan yaşlı hastalarda daha sık görülür. Ancak genellikle birkaç hafta içinde düzelir. İdrar kontrolünü artırmak amacıyla Kegel egzersizleri önerilir. Kalıcı idrar kaçırma nadirdir ve dikkatli cerrahiyle önlenebilir.
HoLEP ameliyatı mutlaka deneyimli bir üroloji uzmanı tarafından yapılmalıdır. Bu cerrahi teknik ileri düzey lazer teknolojisi gerektirdiğinden dolayı bu konuda eğitim almış, deneyimi yüksek bir cerrah tarafından gerçekleştirilmesi başarı oranını artırır ve komplikasyon riskini düşürür. Ameliyat öncesi detaylı değerlendirme ve uygun merkez seçimi büyük önem taşır.
Urologica, Erkek sağlıgı , erken boşalma, prostat hastalıkları ve penis estetiği gibi erkek sağlığına dair tüm konularda bilimsel temelli, kişiye özel ve etik ilkelere uygun tedaviler sunan uzman bir merkezdir.
©2025 Urologica | Tüm Haklari Saklidir.
WhatsApp'tan Yazin